Uzun zamandır gazeteci ve siyasi parti ile belediye başkanları arasındaki hoş olmayan iddialar var.
Bu haftaki Basın Odasında da sordum; ‘Yaptığı, yapacağı veya kaldırdığı haber ve yazı ile yorum, analizler karşılığı irili ufaklı belediyelerden para alan gazeteci varsa açıklansın2
Çünkü benzeri soruyu geçen hafta Belediye Başkanı Burcu Köksal’a da  basın toplantısında sormuştum ve aldığım cevap ‘Abonelik dışında hiçbir gazeteye gazeteciye ödeme yapmadık.

Yapmıyoruz.’ 

GAZETECİ YAKAR TOPU MU ?
Akabinde CHP İl Başkanı Faruk Duha Erhan’ın açıklaması düştü.

 Erhan dedi ki’
 Yargı mekanizmasını etkilemeye çalışan bazı AK Parti yetkililerinin, kamuoyunu yanlış yönlendirmek amacıyla bazı basın mensupları üzerinden algı operasyonu yürüttüğüne dair duyumlar aldık.

 Erkmen, Işıklar, Hocalar, Değirmenayvalı, Emirdağ, Gebeceler, Haydarlı, Kocaöz, Çayırbağ, Kılıçarslan, Bayat, Sülün, Çobanlar, İscehisar, Seydiler, Tınaztepe, İhsaniye, Güney, Dazkırı, Pazarağaç, Döğer, Kayıhan belediyelerinden bazı gazetecilere düzenli olarak ödeme yapıldığı iddiası doğru mu?
Bu soruya 
AK Parti Afyon İl Tanıtım ve Medya Başkanı Halil İbrahim Sevim, “CHP’li Afyonkarahisar Belediyesine kestiği boy boy faturaları ortalığa saçılan, Park Bahçeler İhalecisi CHP İl Başkanı’nın ‘CHP’de Rant, İhale, Rüşvet Bulamazsınız, Yandaşlara Peşkeş Bulamazsınız’ cevabı böyleydi.
Adı geçen   ilçe ve belde belediye başkanlarından da şu ana kadar bir açıklama da gelmedi.
Ağızda sakız gibi, ortada dolaşan yakar top gibi siyasiler birbirlerinin kucağına gazetecileri atıyor.
Gazeteciler siyasi malzeme yapılıyor. 
İddia veya duyumdu denilerek bir meslek rencide ediliyor.

Edilmeye çalışıyor. 
Bu arada gazeteciliğin temel ilkesi güvendir.

 Halkın gözü kulağı sesi olmak için kamu adına iş yapan yapmaya çalışan gecesini gündüzünü bilmeden kar çamur demeden sadece haber vermek adına çalışan ekmeğini bu işten kazanan insanlar meslektaşlarına böylesi bir isnat iddia atılıyorsa hep bir ağızdan karşı çıkarak ‘Kim bunlar getirin evrak belgeyi.

 Gösterin çek senetleri ‘ diyerek ayağa kalması lazım değil mi?
Her meslekte olduğu gibi gazetecilikte her daim net şeffaf ve açık olmak elzemdir.
Hakkında olumsuz iddialar olan bir gazetecinin yazdığı yazacağı yolsuzluk yapıyor hırsızlık yapıyor çalıyor çırpıyor yazması güven verir mi?
Kazan dibin kara. Senin ki beden kara ‘anlayışındaki siyasi anlayışa gazetecilerin malzeme olması da doğru değil.

GAZETE  RADYO VE TV SAYISI
Şimdi ülke genelinde doğruları yazdığı ve yaratılmaya çalışılan algıyı kırmaya çalışan bunun bedeli olarak sabahın erken saatlerinde evlerinden alınarak günlerce ifade veren gazetecilerin olduğu diğer tarafta ise her türlü algıyı gerçekmiş gibi paylaşan kamuoyunu etkilemeye çalışan gazeteci adını kullanan halkla ilişkiler elemanları var bu belli.
Burada George Orwell’ın ünlü sözünü paylaşayım  “Gazetecilik, birilerinin yayımlanmasını istemediği şeyleri yazmaktır; gerisi halkla ilişkilerden ibarettir” sözü, medya dünyasında bugün de önemini koruyor.
Gazeteciliğe bakışımızı yazının son bölümüne bırakıp sektörün ne kadar büyük ve sorumluluk gerektiren bir meslek gurubu olduğunu belirtmek adına bazı verileri paylaşalım.
Basın İlan Kurumu verilerine göre ülkemizde 855 resmi ilan alan gazete var. 
Bunun 820 si yerel
24 ulusal ve 
11 gazete bölgesel yayında.
32 ulusal 76 Bölgesel ve 750 yerel radyo 
Türk-sat uydudan yayını yapan 523 TV kanalı yer alıyor. 
Radyo TV lrin malum resmi ilan gelir hakkı yok.
Son iki yıldır internet siteleri de resmi ilan almaya başladı buna göre 1210 site resmi ilan alıyor.
Bu ilan alan internet sitelerinin dağılıma baktığımızda 
İstanbul 42,Antaalya 13,Balıkesir, Konya,
Bursa ve Diyarbakır da 12 site resmi ilan alıyor.
Ve 18 bin basın kartı sahibi gazeteci var.

 AFYON MEDYASI
İlimizde :7 resmi ilan gazete var.

 Bu gazetelerden Odak-Türkeli ve Kocatepe Gazetelerine ait internet siteleri aynı zamanda resmi ilanda alıyor.
Bu yıl içinde Afyon Postası da resmi ilan alacak arasına girecek ve sayı 4 olacak.
Yayında olan 1 TV kanalı olan Afyonda 7 radyo da yayın yapıyor.
Afyon da bugün itibari ile 135 basın kartı sahibi gazeteci var.
Öte yandan internet sitesi sahipleri ve çalışanlarının büyük kısmının hem ilimizde hem de ülke genelinde basın kartı olmadığının altını çizelim.
Yukarıda dedik ki gazetecilik ile halkla ilişkiler farklıdır.
Şimdi şunun altını çizmek lazım ki…
Yazılı görsel işitsel ve dijital medyada yapılan reklam karşılığı belediye başka bir kurum veya kişi, şirket firmalardan fatura karşılığı ödeme almak doğaldır

Zaten medyanın ayakta kalması ilan reklamdır..
Burada anlattığımız parti, belediye veya işadamından aldığı çek karşılığı o kurum veya kuruluşa kalkan olmak. adına karaya ak, beyazı ise para karşılığı siyah gösterip gerçekten uzaklaşıp algı yaratmakta olanları haklı çıkarmak değildir….

 


ÖZLENEN VE BEKLENEN GAZETECİLİK
Gazetecilik, yalnızca haber aktarmak değil, aynı zamanda toplumu bilgilendiren ve gerçekleri ortaya koyan bir meslek.
Bir dönem dördüncü kuvvet olarak görülen medya, kamusal denetimin bir aracı olarak önemli bir işlevi var.
Gazetecilik, yalnızca popüler ve ilgi çekici konular üzerine haber yapmaktan ibaret değildir.

Toplumu ilgilendiren ve bazen tartışmalara neden olabilecek konuların ele alınması, basının sorumluluğu dâhilindedir. Ancak bu süreçte, haberciliğin dengeli ve güvenilir bir şekilde yürütülmesi de büyük önem taşımaktadır.
Ama ne yazık ki medya sahiplerinin politik ve ekonomik tercihleri doğrultusunda yayın politikalarını şekilleniyor ve haberciliği de olumsuz etkiliyor.
Böylesi durumlarda medya, bilgilendirme işlevinin yanı sıra belirli yaklaşımları öne çıkarma eğilimine yöneliyor.
Gazetecilik yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda bilinç ve sorumluluk gerektiren bir alandır.
Aslında bağımsız gazeteciliğin sürdürülmesi yalnızca medya kuruluşlarının değil, aynı zamanda okuyucuların da sorumluluğu var.
 Bilgi kaynaklarının doğruluğunu sorgulamak, farklı perspektiflerden haber almak ve medya okuryazarlığını geliştirmek, bireylerin daha sağlıklı bir bilgi akışına erişmesine katkı sağlayabilir.
Aklımızdan çıkarmayalım ki;
Gazeteciliğin güçlü ve bağımsız olması, topluma daha sağlıklı ve objektif bilgi ulaştırılmasını sağlar.

Bu nedenle, gazeteciliği desteklemek ve sağlıklı bir medya ortamının oluşmasına katkıda bulunmak hepimizin ortak sorumluluğudur.
Gerçek peşinde olan akıl ve vicdan muhasebesini yapabilen halkın her daim gözü kulağı ve sesi olma yolunda ilerleyen meslektaşlarımızı bu duyum ve iddialardan arındırmak asli sorumluluğumuz olmalıdır.
Mutlu ve aydınlık yarınlara…