-
Hakan Kara, son yaşanan iç ve dış şokların Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerini CNBC-e’ye değerlendirdi. Uzman, bu şokların ekonomik göstergeler üzerinde yarattığı baskıyı ve gelecekte uygulanabilecek olası politikaları detaylarıyla anlattı.
Son Şokların Ekonomik Etkileri
Kara, son dönemde yaşanan jeopolitik gerilimler, enflasyonist süreçler ve döviz kurlarındaki dalgalanmaların ekonomiyi derinden etkilediğini vurguladı. Özellikle enerji fiyatlarındaki artışın sanayide üretimi olumsuz etkileyerek girdi maliyetlerini yükselttiğini, bu durumun da tüketici talebini azalttığını belirtti. “Gıda fiyatlarındaki aşırı artış, özellikle dar gelirli haneler için büyük bir sorun teşkil ediyor. Bu durum, toplumsal huzursuzluğa da yol açabilir” şeklinde konuştu. Aynı zamanda, küresel tedarik zincirindeki aksamalar nedeniyle bazı sektörlerde ciddi stok eksikliklerinin yaşandığını ve bu durumun üretim süreçlerini sekteye uğrattığını ekledi. Örneğin, otomotiv sektöründe çip kıtlığı nedeniyle üretimi durma noktasına gelirken, tekstil sektörü de girdi malzemesi tedarikinde yaşanan sorunlar nedeniyle üretimin azalmasına neden oldu.
Merkez Bankasının Önündeki Zorluklar
Ekonomik şokların ardından Merkez Bankası’nın enflasyonu kontrol altına almak için izlemesi gereken yol konusunda Kara, dikkatli bir yaklaşımın gerekliliğini savundu. “Enflasyonla mücadelede tek bir hamle yetersiz kalabilir. Merkez Bankası’nın, faiz oranlarını kademeli olarak artırması ve piyasadaki istikrarı sağlamak için gerekli önlemleri alması gerekiyor” dedi. Ancak, faiz artışlarının ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceği de göz önüne alınarak, politika faizi kararlarının dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kara, ayrıca, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerini etkin bir şekilde yöneterek kurdaki oynaklığı azaltmaya çalışması gerektiğini ve gerektiğinde piyasaya müdahale etmesinin önemini vurguladı.
Gelecek Perspektifleri ve Olası Politikalar
Uzman, Türkiye ekonomisinin bu zorlu süreçten geçebilmesi için yapısal reformların hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, “Vergi sisteminin sadeleştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve rekabet ortamının güçlendirilmesi gibi önlemlerin alınması gerekiyor. Ayrıca, ihracatın çeşitlendirilmesi ve yeni pazarların bulunması da ekonomiye önemli katkılar sağlayacaktır” dedi. Kara, aynı zamanda, kamu harcamalarının daha verimli kullanılması gerektiğini ve özellikle eğitim, sağlık ve altyapı alanlarında yatırımların artırılmasının önemini vurguladı. Son olarak, “Ekonomik istikrarın sağlanması için hükümetin, özel sektör ile işbirliği içinde çalışması ve şeffaf bir şekilde ekonomik politikaları uygulaması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Yorum Yap