-
Gözden kaçırmayın

İZMİR - CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, kamu kurumlarının liyakat ilkesiyle ve siyasi baskılardan arınmış bir şekilde yönetilmesi gerektiğini belirten açıklamalar yaptı. Polat, kurumların belirli bir siyasi partinin çıkarları için kullanılamayacağını vurguladı.
Siyasi Etkileşim Endişesi
Polat’ın açıklamaları, son dönemde bazı kamu kurumlarında gözlemlenen siyasi etkileşimin artmasıyla birlikte geldi. Bu durum, kurumların bağımsızlığının ve objektifliklerinin zedelendiği yönünde eleştirilere yol açtı. Özellikle liyakat ilkesinin göz ardı edildiği, görevlendirmelerin siyasi kaygılarla yapıldığı iddiaları dile getiriliyor.
Liyakat ve Bağımsızlık İlkesi
Polat, kamu kurumlarının yönetiminde liyakat ilkesine önem verilmesi gerektiğini belirterek, “Kurumlarımızı liyakatli ve siyasi baskılardan uzak yönetmeliyiz” dedi. Bu yaklaşımın, kurumların verimliliğini artıracağını, daha kaliteli hizmet sunulmasını sağlayacağını savundu. Liyakat ilkesi, yani en uygun niteliklere sahip kişinin göreve getirilmesi, kamu yönetiminde objektifliği ve adaleti sağlamak için hayati önem taşıyor. Örnek olarak, bir üniversitede dekan yardımcısı atamaları veya bir bakanlıkta daire başkanı görevlendirmeleri gibi uygulamalarda liyakat ilkesinin uygulanması gerekmektedir.
Örnekler ve Uygulamalar
Türkiye’de geçmişte bazı kamu kurumlarında siyasi atanmaların yaygın olduğu, bunun da kurumların performansında düşüşlere neden olduğu gözlemlenmiştir. Bu durum, kurumların itibarını zedeleyerek, halkın güvenini kaybetmesine yol açmıştır. Ancak son yıllarda, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından başlatılan “Liyakat Politikası” ile birlikte, bazı atamaların liyakata göre yapılması yönünde önemli adımlar atılmıştır. Bu politikalar kapsamında, sınavlarla belirlenen başarılı adaylara görev verilmesi, deneyimli ve uzman kişilerin terfi ettirilmesi gibi uygulamalarda artış yaşanmıştır.
Kurumların Bağımsızlığına Güvenceler
Polat’ın vurguladığı bağımsızlık ilkesi, kurumların etkin bir şekilde çalışabilmeleri için temel şartlardan biridir. Bu nedenle, kurumlar yönetimi süreçlerinde siyasi müdahalelerin önüne geçilmesi, hukukun üstünlüğünün korunması ve yargı bağımsızlığının sağlanması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, kurum çalışanlarının mesleki özgürlüklerinin korunması ve ifade özgürlüklerinin engellenmemesi de bağımsız bir kamu yönetiminin olmazsa olmasıdır.
Yorumlar
Yorum Yap